Forumları Okundu Yap |
![]() |
#401 |
Ellerine sağlık kardeşim..Hepsi çok güzel..
|
|
![]() |
#402 |
mesajmesajmesajmesajmesajmesajmesajmesaj
|
|
![]() |
#403 |
SAYIKLAMALAR
şeş beş | samsun'un kodunu sordum, ikiyüz onaltı dedi. dü şeş'in üçüncüsünü oynuyordu müdahale etmedim. bi yarışmaya katıldım bu sabah. üç kısa çizgiyle kendinizi anlatın dediler. yanımdaki oğlan uç uca ekledi çizgileri. bi çizgi oldu dediler. gerisini siz halledin dedi. ...bana yeniden şarkılar... yüreğini iki taraflı açarsan hasta olursun. | alaturka 1 | arabanın camını açıp kolumu uzattım. elimi uçak yaptım, bıraktım o halde. rüzgar sırtımı dolaştı soğuk soğuk. kafamı da çıkardım o ara. çamurluğa zincir dokuz sekizlik vuruyordu. ben o kadar keyifli değildim. 05 Şubat 2005 Cumartesi 03:00 umarım bir ara yine uzun uzun yazabilirim | mavi+yeşil+kızıl=huzur | ... bu kaçıncı gidişiydi kendisi bile sayamaz olmuştu artık. griden çok sıkılmış maviye yelken açmıştı işte yine. artık bu sıkılmalar sıklaşmaya başlamıştı onun hayatında. ne kadar çok gri vardı şu kısacık hayatta. maviyle yeşilin karıştığı o mükemmel yere varmanın huzuru vardı yine onda. hiç bir şey düşünemenin, düşünecek bir şey olmamasının huzuru içinde, karşısında mavi, arkasında yeşil kızıl bir gün batımındaydı... | ... | en sevdiği mevsim sonbahar(dı). yaz onun için çok sıcak(dı), kış ise çok soğuk(du). sonbaharın en çok kızıl yapraklarını seviyordu onun gibi. oda, onu kendi gibi olduğu için seviyordu. beraberken yapmaktan en zevk aldıkları şey tartışmaktı...tartışmaktan yoruldukların da ise düşen kızıl yaprakları saymaktı.. | -gelecek- | trenin kalmasına bir kaç saat olmasına rağmen evden erkenden çıktı. amacı garın karşısındaki çay bahçesinde oturup biraz vakit geçirmekti. yolun aşağısına yürüdü. güneş tepedeydi ve insanın canını sıkıyordu. az sonra bahçeye girdiğinde yol kenarına bakan bir masaya oturdu, garsona çayını sipariş etti. içi sıkılarak bahçeye bir göz attı. hiç birşey değişmemişti. en son buraya onunla gelmişti bir sonbahar ikindisinde. yine aynı amaç için gelmişlerdi, biraz vakit geçirip tren vaktini beklemek için. havuz yanında bir masaya oturmuşlardı. yine aynı ördekler suda yüzmeye çalışıyorlardı. uzun bir sessizliği ilk kendisi bozmuştu: -gitmek zorunda mısın? -biliyorsun, demişti. geleceğim için gerekli gitmeliyim... -ya biz bizim geleceğimiz? -bunu konuştuk sanıyordum. gelince herşey aynı devam edecek kaldığımız yerden... -tabi dönersen! -geleceğim mutlaka senin için biliyorsun seni ne kadar sevdiğimi -seviyorsan kal aynı gelecek burada da var hem de birlikte. -bu fırsat insanın eline bir kez geçer orası farklı ama sen olmayacaksın... evet olmayacaktı. onun treninin arkasında dakikalarca baktı. onu son görüşü olmuştu: bir süre -bir yıl kadar- mektup telefonlar devam etti. başlarda hergün söylenen "seni seviyorum"lar seyrekleşti ve birgün bitti. daha sonra telefonlar ve mektuplar kesildi. aradan tam üç yıl geçmişti onu sabırla bekledi. ama onun evlilik haberi geldi: acaba ayrılmışlar mıydı? artık burada bir geleceği olamazdı. bu şehir yaralıyordu hergün. yine aynı trenle ayrıldı bu şehirden ama onun yaşadığı şehire değil kendi geleceğini bulacağı şehire... 16 Ocak 2005 Pazar 17:51 gel zaman git zaman, O bir gün çıkar gelir. | Şimdi de Kar!... | Ankara'nın en çok ne'sini seviyorsam, o'sunu alıp götürüyor bir şeyler... | doğum gününüz kutlu olsun | Şu an kocaman bir yerdeyim. Kocaman masalar ile dolu bir salon düşün. Sıcak aslında ama ayaklarım her zamanki gibi üşüyor. Klavyeye bakıyorum sadece. Harflerin arasından kaybolmak istiyorum.. Harfler bana yer açmıyor. Hiçbir yere kıpırdayamıyorum. Nefes verirken göğsüm sıkışıyor, alırken rahatım. Gözlerimi kaldırıp ekrana bakacağım bütün yazdıklarımı sileceğim. Biliyorum çünkü, faydası olmuyor. | bugün arefe | alışmaya çalıştığım takım elbiseme inat hergün akşam takıp çıkardığım küpelerim. şeftali suyum. bira hayalim. bedenimin iflası, ruhumun çığlığı. iki kolumdan farklı yönlere çeken düşüncelerim. korkularım. yalnızlığım. yine yalnızlığım. adım atmamam. adım atamamam. cesaretim. cesaretim. elimdeki yaram. bedenimdeki kaşıntı. öksürüğüm. sigaramın sonu. saçlarım. göbeğim. lanet olası göbeğim. yine de umudum, aşkım, hayallerim, tutkularım... dostlarım. terazinin kefesi. ağır çekenin ederi. hayatımın bedeli... yeni senem. yeni liram. yeni ben... | bugün "dar alanda kısa..." | "ne eat iudex ultra petita partium" talepten fazlasının verilmemesi. vermemeli belki. 22 Aralık 2004 Çarşamba 00:46 kulağımdaki müziğin sesini kısıp düşündüm biraz. sonra sesi geri açtım sonuna kadar. ağzımdan çıkanı kulağım duymasın diye. 21 Aralık 2004 Salı 10:46 ... - abi benim sevgilimin gözleri yeşil, dedi gülümsedim. - ben sevgiliminkileri hatırlamıyorum bile. alaycı bir gülme ile: - dikkatli bakacaksın abi dikkatli bakmamışsındır. ... parmaklarıyla okumaya devam etti. | biralar sende kalabilir | ...... sıçradım.. biri kapıyı kırıyordu: tekme yumruk zil ne ararsan var. - patlama patlama geldim, yav kim bu saatte. - abi nerdesin uyuyor musun, ne bu dağınıklık. benim davetimi beklemeden içeri daldı. elindeki torbayı yere bıraktı, ayakkabısını çözmek için yere eğilirken dudaklarındaki sigaranın külü yere düştü. düşüşü izlerken göğüslerine takıldım. her zaman ki gibi iştah açıcı... - yatılır mı bu saatte bu ne uykusu. dudaklarıma bir öpücük kondurdu. nikotin tadını hemem aldım, nefret ederim nikotinden. - senin saatten haberin var mı hem nöbetten geldim. - boşver uykuyu kim uyuyarak hayatı yakalamış. mutfağa yöneldi şöyle bir baktı: - annen mi geldi. - iki gün önce buradaydı. - belli, kursağın bir iki lokma görmüştür herhalde. ayakta zor duruyordum, bıraksa uyucam. torbadan bir şişe bira çıkardı. yatak odama yöneldi: - salona geçseydik. - sevişmek istiyorum feci durumdayım. birden kendime geldim, sevişmek istiyor: - ne demek sevişmek istiyorum. - aynı daha önce yaptığımız gibi. canım çok sıkkın rahatlamam lazım. - tabi nasıl istersen. dedim şaka yollu. - nasıl böyle birşey istersin? ilişkimiz biteli iki yıl oldu ama sen her sevgilinden ayrıldığında bana koşuyorsun: "sevişelim"; ama aramaya gelince telefonlarıma cevap yok, nerdeyse görmezden geleceksin beni, hem unuttun mu sen ayrılmıştın benden. bu defa olmaz. - aman her seferinde olmaz diyorsun ama bunları görünce yumuluyorsun. paltoyu çıkarmadan kazağını kaldırıp göğüslerini gösterdi. o nefis gögüslerinden bir anda tiksindim. yatağa oturdum: - kararım kesin hatta seni bir daha görmek istemiyorum. suratını astı. bir çift yeşil ıslak gözle kafasını eğerek bana baktı. - tek dostum sensin. - peline ne oldu. ya çocukluk arkadaşın mert ha onlar nerdeler bir tek ben mi yani. - aman bırak onları beş para etmezler... - etmezler çünkü her istediğin zaman her istediğini yapmıyorlar. nasıl olsa oyuncak var burda. gel, seviş, git. istediğinde sürekli koştursun. parası da var, oh ne ala. - ne yaparsın ben senin zaafınım. - hayır değilsin. artık hiçbir şeyine kanmayacağım.bu kadar lütfen ya salona git ya da evine ben uyuyacağım. boynunu büktü bana şöyle bu kadar mı dercesine baktı. önce bir iki damla aktı yanaklarından sonra gözleri kızardı. inanmıyordum ilk defa ağladığını görüyordum. içinden birşeyler koptu aktı aşağılara. - gel buraya, dedim ve yatağa iki yumuşak tokat attım. oturdu. omuzlarını tuttum, uzanıp başını dizlerime koydu..... sabah uyandığımda acele acele giyiniyordu. pantalonun düğmelerini ilikledi. - nerdeye? - gitmeliyim, dedi. biralar sende kalabilir. koşturarak paltosunu aldı ve çıktı. saçları dağınık... gittim diye aramıyormuş. gitmeseymişim ararmış. gittiğimden beri de aramıyormuşum. zaten aramadan duramazmışım, gitmeseymişim. ve fakat canım kardeşim, aramadı diye gittiğin aklına gelmez kimsenin. düşünden önce gel. |
|
![]() |
#404 |
Sevişirken söylenecek en aptal sözler :
1. Pardon !!? 2. Ooops !? 3. Ne zevk alıyosun sundan annamıyom 4. - Ben daha boşalmadım - bana ne 5. Şey berke içime boşalma tamam mi? 6. Ay ay bi garip oldum Burak 7. Sana yeminle soluorum Aysu o , şu ellediğim göğüsler bende olucak samimiyim sağlam adam kalmaz koca Türkiyede. 8. Çarşafları en son ne zaman değiştirdin? 9. Hüseyin kendine yapılmasını istemediğin bir sheyi niye bashkasına, misal bana yapıyosun? 10. İbrahim, prezervatifin çok kötü kokuyo 11. Böle nası - bilemiyorum 12. Geliyorum 13. Naaber ? 14. Lan oynak karı kıpraşma diyorum konsantrasyonum bozuluyo.. 15. Kafanı çek televizyonu göremiyorum 16. Hepsini almasam olur mü 17. Bertan bebemiz nası olur sençe? 18. Offf selcan s.ç emi konsantrasyonumuza 19. E hadi yaw daha evi toparlıyıp yemek yapıcam 20. Bitti mi? 21. Fazla ileri gitmiyorum di mı ? 22. Dür 23. Canım elma istedi birden 24. Kaptan, müsait bir yerde... 25. Girdi mi? 26. İğrençsin yaaaa 27. Bi dur bi rahat ver bi çekil yaaa 28. Köfteyi di$arda bıraktik, bozulmaz in$allah. 29. Aciyo mü? 30. Beni annemlerden ne zaman isteyeceksin? 31. Yaa bu girmio oraya yaaa?! - orası burnum latif?!? 32. Eline salık 33. Her yerine salık 34. Afiyet olsun 35. O şimdi asker 36. Sewğilim wazelin kalmamı$ ayakkabı çekecee olur mu ? 37. Hadi entry girelim 38. Boşaldim 39. Altta kalanın canı chıksın 40. En son kim koyduuuuu en son kim koydu hey! -ooooley oooley öööley 41. Ha? sen de kimsin? 42. Şunu bi tutsana. haha eline verdim isteee heahahe .. nereye? 43. Dingilini kirarim 44. Eeeh eytere bea 45. Herkesin tuttuğu kendine 46. Tuvaletim geldi 47. Canım sıkıldı be... ne bu ya.. porno film seyretsem daha çok hoşuma giderdi. 48. Hadi be kızım gelceksen gel..bak bu son..bi da beklemiycem. 49. Len bi fantazi yapalım dedik s.çt.n içine be... 50. Sen gelince beni uyandır 51. Bu akşam biraz geç gelicem,şen beni bekleme 52. Hay ben senin aerodinamiğine şokıyım emi, hıç bi pozisyon yapılmıyo kızım şenle. 53. Kaldırsana kızım şu bacaanı biraz. bak haala salak salak bakıyo, kime diyom lan ben? 54. Ya sen naapmaya çalışıyosun be? - pervane kayışı kopmuş¸ galiba ona bakıyodum - ay çekil üstümden manyak 55. Usüdüm ben kalk üstümden giyincem |
|
![]() |
#405 |
EN DOGRU YORUMLAR
Burclari ve mensuplarini kisaca taniyalim. Ona gore kim kimmis bilelim Koc (21 Mart-20 Nisan) Bunlar Zodyak'in ilk burcu olduklari icin pek severler her seye atlamayi. "Aman ben yapayim, onu da ben yapayim, hepinizi ben yoneteyim." demeye bayilirlar. Hayir yaptiklari da bir sey olsa icim yanmaz. Baslarlar bir hevesle, gerisi fis! Bunlar sadece gundelik islerde degil askta da boyledir. Ayran gonulluluk etmeden duramazlar. Bir ona saldirilar bir oburune. Kendilerini dunyanin en yaratici, en basarili insanlari zanneden koclar isimleriyle musemma bir ask hayati surerler; tepelerinden boynuz eksik olmaz... Boga (21 Nisan-21 Mayis) Bunlara ver yesin. Baska bir sey bilmezler. Bir de parayi cok severler. Haklarini yememek lazim, bonkordurler ama sadece kendilerine. >Uyumsuzdur, bunlar bir de, isterler ki herkes bunlari sevsin. Milletin de isi gucu yok sizi sevecek zaten. Bulundugu ortamda kendisinden daha cok sevilen birini gorduler mi hemen baslarlar miziklamaya. Cok guzel/yakisikli olduklarini zannederler. Dikkat ederseniz zannederler diyorum! Cunku oyle olmadiklarini biz biliyoruz. Ikizler (22 Mayis-21 Haziran) ikizlerin tek derdi vardir; meshur olmak. Ama bunlarin arasindan pek meshur cikmamistir nedense. Yeteneksizlikleriyle ilgili olabilir mi acaba?Cok saf olan bu burcun insanlari herkes tarafindan sevildiklerini dusunur.Hani meshur olacaklar ya! Bir de hic laf dinlemez bunlar. Once gelir sana akil danisirlar, sen yol gosterirsin ama tam tersini yaparlar.. Bir cogu sizoiddir bunlarin. Karakter bolunmesi cok yaygindir bu burcta. En unluleri de Dr. Jekly/Mr.Hyde'dir. Yengec (22 Haziran-22 Temmuz) Bu gariplerim agla agla helak olurlar. Sorsaniz Zodyak'in en saf, en temiz burcu oldugunu iddia eden Yengecler, aslinda kendilerine acindirmak hususunda ozel bir yetenege sahiptirler.Herkes onlari duygusal zanneder ama onlar tam kurttur. Ysterler ki; herkes onlarla ilgilensin, evden hic cikmasinlar ama butun isleri de gorulsun. Sirf goruntuyu kurtarmak icin de "evcimen" derler kendilerine. Halbuki alakasi yok. Kafalari calismadigi icin para kazanamazlar, paralari olmadigi icin de disari cikip yiyemezler. Aslan (23 Temmuz- 23 Agustos) Aslanlara sorsaniz dunyada onlardan daha ince zevklisi yoktur. Her seyin en guzelini giymek, en pahali kokulari surmek isterler. E tabi ben de bu kadar pis olsam etrafimdaki kesif kokuyu dagitmak icin pahali parfumler kullanirdim. Evet, dogru tahmin ettiniz; yikanmaz bunlar daha >dogrusu keselenmezler. Bu burcun insanlari dusuncesizdir ve insanlari kirip kirmadiklarini pek onemsemezler. Isleri gucleri plan kurmaktir ama yaptiklari butun planlar milletin parasini ic etmek ve parfum almak uzerinedir.. Basak (24 Agustos-23 Eylul) Basak burcu insanlari hakikaten hastadir, ruh hastasi. Titizlik, temizlik, hijyen, duzen, simetri yuzunden kafayi yemislerdir. Milletin isine burunlarini sokmaktan buyuk zevk alirlar. Hicbir seyi begenmezler, kimseyi yanlarina yaklastirmazlar. "Armudun sapi, uzumun copu" diye diye evde kalan o kadar cok Basak burcu insani vardir ki saymakla bitmez. Bunlara Zodyak'in "bakireleri" ve "hizmetcileri" de denir. Valla ben bakire kalabilen bir hizmetci gormedim ama Ulu Zodyak oyle diyorsa oyledir, n'apalim? Terazi (24 Eylul- 23 Ekim) Herkes bunlari dengeli karakter, sanat sevici, guzelliklere duskun, adalet duygusu gelismis kisiler olarak tanir ama bu burca mensup olanlar kavga etmeyi pek severler. Yok yere kavga cikartmaktan acayip hoslanirlar. Isterler ki kavga gurultu eksik olmasin. Tabi bunun bir de >sebebi vardir. Once ortaligi kizistirip kavga cikartirlar ondan sonra millet birbirini yerken "Durun, yapmayin!" falan diyerek takdir toplarlar. Ama yemez Turk cocugu, cikardim iste foyanizi meydana. Bu burctan uzak durun cunku evine cagirdigi misafiri ac birakmakla kalmaz ertesi gun muhakkak kendini davet ettirip evde ne var ne yoksa siler supurur. Cekirge surusu maazallah! Akrep (24 Ekim- 22 Kasim) Sorsaniz Zodyak'in en karizmatik burcudur bunlar. Yalan! Kim kaybetmis karizmayi da siz bulasiniz be? Akrep burcu insanlari kendilerine yuklenen bu misyonu yurutebilmek icin alttan alttan bakarlar, sessiz otururlar, sorulmadikca cevap vermezler ama siz onlari bir de dogal ortamlarinda gorun. Her turlu sebeklik mevcuttur bunlarda. Akrep burcunu Haydar Dumen yonetir. Tembelliklerinden yataktan cikamazlar, goruntuyu kurtarmak icin de yatakta harika" izlenimi vermeye calisirlar. Halbuki yalan, kimildayamazlar ki sevissinler. Akrepler gaddar ve bencil olurlar hic acima duygusu yoktur bunlarda. Ayrica deve gibi de kin guder develer... Yay (23 Kasim-22 Aralik) Bunlar "Hayattan acayip zevk aliyoruz biz!" izlenimi vermeye calisan bir grup saftir. Guya ozgurluk, istedikleri gibi yasamak, hayatin tadini cikartmak, kimseye bagli kalmamak prensipleridir. Yalan! Bilseler ki evlenecekleri kisi onlari paraya bogacak hayatlarinin sonuna kadar iki adim oteye gitmezler, tunedikleri yerde oylece otururlar. Ne oldu? Niye gezmiyorsunuz? Bunlar duyguyla dusunceyi ayiramazlar. Hangisini dusunduklerini hangisi duyduklarini karistirirlar. Bu yuzden de bir cok Yay burcu insani "Yer cekimini ben buldum, ampulu ben icat ettim!" diyerek rezil olmustur.Arkadaslik etmeye gerek yoktur ama selam alinip verilebilir. Oglak (23 Aralik- 20 Ocak) Zodyak kusaginin en paraci, en cikarci, en mikrop burcu bunlardir. isterler ki her sey onlarin olsun. Calismayi cok severler ama calismazlar. cunku baskalarini calistirip is yapiyor goruntusu vermeyi daha cok severler. Bunlara yayik da denebilir. Zira sutun kaymagini bunlar toplar. Hayata hep gec kalan bu miymiklar, Arap ati gibi sonradan acilirlar. Ne zaman ki insanlari kullanmayi kesfederler; o zaman baslarlar para basmaya. bunlar acayip hirslidir, o kadar ki; hirslari yuzunden babalarini bile tanimazlar. Sizi taniyacaklarini zannediyorsaniz ya Yengecsinizdir ya da saf. Ama ikisi de ayni kapiya cikiyor nasilsa... Kova (21 Ocak- 19 Subat) Bunlarin isi gucu "Bakin biz ne kadar akilliyiz!" demektir ama henuz aralarinda toplanip bir akilli ornegi gosterememislerdir. Bu burcun insanlarinin yaptiklariyla soyledikleri birbirini tutmaz. Surekli entel-kuntel bunalimi yasarlar ama ilginctir ki entel falan da degildirler. Burca kova denmesi bir tesaduf degildir ama teneke denseydi daha aciklayici olabilirdi. Cunku hepsi tinnn!lar. Kendilerine acayip guvenirler. Hayir nelerine guvendiklerini anlayabilsem tamam. Boyle iste sahsiyetsiz, tiyniyetsiz bir burctur. Balik (20 Subat- 20 Mart) Balik burcu denince akla gelen ilk kelime "hayalcilik" olur. Aslinda dogrudur. Baliklarin bir cogu beyin nakli hayaliyle yasar. Cok duygusal olduklarini soyleyerek sorumluluk almaktan kacinirlar. Hemen saf degistirirler, ruzgar nerden eserse o tarafa yatarlar. Tembellik en buyuk ozellikleridir. Bir de gercekle hayali ayirt edemezler. Kendi dunyalarinda yasarlar. Hemen asik olan bu tiplerin sevgili diye sectikleri ya bir demet maydanozdur ya da daha akli basinda olanlar biraz daha pahali bir urun olan tuvalet fircasini tercih eder. |
|
![]() |
#406 |
tarih boyunca karsilastirmali deger yargilari *
17. yy..: erkeklerle tanışmak ahlaksızlıktır. 18. yy..: yeni tanıştığınız bir erkek ile babanız izin vermeden kahve içmeniz ahlaksızlıktır. 19. yy..: yeni tanıştıınız bir erkekle ilk buluşmanızda öpüşmeniz ahlaksızlıktır. 20. yy..: yeni tanıştığınız bir erkekle ilk buluşmanızda sevişmeniz ahlaksızlıktır. 21. yy..: tanımadığınız bir erkekle sevişmeniz ahlaksızlıktır. --------------------------------------------------------------------- --------------- 17. yy..: sizden yaşca büyüklerle aynı alanda bulunmak terbiyesizliktir. 18. yy..: sizden yaşca büyüklerle aynı alanda iken oturmak terbiyesizliktir. 19. yy..: sizden yaşca büyüklerin yanında bacak bacak üzerine atmak terbiyesizliktir. 20. yy..: sizden yaşca büyüklerin yanında küfür etmek terbiyesizliktir. 21. yy..: sizden yaşca büyüklerin yanında sevişmek terbiyesizliktir. ---------------------------------------------------------------------- -------------- 17. yy..: tanrı vardır. 18. yy..: tanrının varlığı ispatlanabilir. 19. yy..: tanrı olsa iyi olur. 20. yy..: tanrının varlığı bilinemez. 21. yy..: tanrı bir şaşırma efektidir. ---------------------------------------------------------------------- -------------- 17. yy..: soyluluk bir erkegin sahip olabilecegi en onemli seydir 18. yy..: soyluluk, parayla birlikte bir erkegin sahip olabilecegi en onemli seydir 19. yy..: soyluluk, paradan sonra bir erkegin sahip olabilecegi en onemli seydir 20. yy..: para bir erkegin sahip olabilecegi en onemli seydir soyluluk kavrami sosyal degisimin en onemli gostergesidir 21. yy..: soyluluk mu? ---------------------------------------------------------------------- -------------- 17. yy..: herşey tanrı için. 18. yy..: herşey önce tanrı sonra kral için. 19. yy..: herşey önce tanrı sonra toplum için 20. yy..: herşey önce tanrı sonra toplum sonra benim için. 21. yy..: herşey benim için. ---------------------------------------------------------------------- -------------- 17. yy..: benim gibi düşünmeyeni öldürürüm. 18. yy..: benim gibi düşünmeyeni yargılar sonra öldürürüm. 19. yy..: benim gibi düşünmeyeni yargılar sonra hapse atarım. 20. yy..: benim gibi düşünmeyen salaktır. 21. yy..: bennim gibi düşünmeyenler de mi var? ---------------------------------------------------------------------- -------------- 17. yy..: bir kenti ele gecirince tas ustunde tas birakmamak gerekir 18. yy..: bir kenti ele gecirince sadece erkekleri oldurmek yeterlidir 19. yy..: bir kenti ele gecirince sadece orduyu imha etmek gerekir 20. yy..: bir kenti ele gecirince yahudi ve cingeneleri oldurmek gerekir 21. yy..: bir kenti ele gecirmek icin herkesi oldurmek gerekir ---------------------------------------------------------------------- -------------- 17. yy..: devlet din icindir 18. yy..: devlet kral/imparator icindir 19. yy..: devlet ozgurluk icindir 20. yy..: devlet idelojiler icindir 21. yy..: devlet baska devletleri somurmek icindir ---------------------------------------------------------------------- -------------- kadin kismisi icin.. i.o. 1500: en iyi savasciya vermeliyim. i.o. 300: en iyi filozofa vermeliyim. i.s. 1600: en iyi saire vermeliyim. i.s. 2000: en iyi isadamina vermeliyim. erkek kismisi icin... i.o. 1500: en buyuk gogusluye atlamaliyim. i.o. 300: en buyuk gogusluye atlamaliyim. i.s. 1600: en buyuk gogusluye atlamaliyim. i.s. 2000: en buyuk gogusluye atlamaliyim. ---------------------------------------------------------------------- -------------- okul oncesi egitim donemi: yemeginizi paylaştıgınız kişi sevgilinizdir. ilkokul donemi : goz goze sıkca geldiginiz kişi sevgilinizdir. ortaokul donemi : elele tutustugunuz kişi sevgilinizdir. lise donemi : opustugunuz kişi sevgilinizdir lisans donemi : yattıgınız kişi sevgilinizdir. |
|
![]() |
#407 |
TURK TELEVIZYONLARINDA UNUTULMAYAN ANLAR!!
1. yavrucagimiz canli yayinda hugoya yari$maci olarak katilmaktadir, tum ritueller yerine getirilir (5'e falan basilir) ve fakat yavrucagimiz cok kotu oynar ve kaybeder, ama ali$ilageldik cocuk tepkisine gore biraz daha radikal bi tepki verir. canli yayinda "ben bole yari$manin anuna goyyim" demesi sunucu uzerinde kalp masaji etkisi yapar, sunucu ambale bi $ekilde "ama nasi konu$uyon bakiim sen, 60 milyor bizi izliyo" repliginin yavrucagin verdigi cevap dah da ilginctir "60 milyorun da anuna goyyim"(BU BİR EFSANEDİR ZATEN) 2. satanist hikayelerin revaçta olduğu günlerde, abuk tv programlarının birinde, izmirde satanist olduğunu iddia eden bir arkadaşla, röportaj yapan muhabir arasındaki diyalog: muh- peki siz gerçekten bakire kızları mı kurban ediyorsununuz? sat- yok be abi, izmir'de bakire kız ne arar? 3. savaş ay adlı oksijen tüketicisinin,sulukule'yi cansiperane savunduğu bir programda,o mahallede mukim bir hanımefendinin ' burda karı siküülar diyüülar ' şeklindeki sözleri karşısında döt olması ve öhö öhö bi dakka replikleri eşliğinde yayına ara vermesi 4. acun firarda programında, acun'un yurtdışında bir barda önüne gelen kıza sarkıntılık yapıp yılışan bir tipi gösterip, "görüyorsunuz sayın seyirciler magandalık sadece türklere özgü degil, avrupa'da da magandalar var" demesi, ardından o kişinin gelip, "abi nasılsın? ben de türküm" demesi. 5 .zavalli bir kral tv viceyi hanim taliban,kadin,baski gibi seyler duyarak etkilenmis ve mesaj vermeye calismistir: -taliban bey buradan size sesleniyorum.lütfen bayanlarin basini zorla kapamayin ve onlara zulüm etmeyin.hepimiz insaniz ve kardesiz. -... 6 .zamaninda number 1 tv de program yapan ayca şen e bir telefon gelir. zipir izleyici: -ayca sen vibrator kullaniyormusun? diye sorar ayca: -hayir canim ben vidanjör kullaniyorum, der ve telefonu kapatir. 7 .yılını tam hatırlamıyorum ama bayağı eski bir hadisedir. sezen cumhur önal sunuyor: "evet sayın izleyiciler, şimdi gary moore söylüyor, still got the blues, hala bluzunu saklıyorum" 8 .cnn türk'te çigdem anat'in "ajans 13"te yayina girdiklerini fark etmeyerek, yönetmenin "sen mi gircen yoksa ankara mi?" demesine anat'in "s...t et ankarayi simdi" demesi ve bunun yayin aninin ilk girisinde ekranda cinlamasi... 9 .şu hadise de tarihe geçmiştir; engin ipekoğlu nun fenerbahçe kalesini koruduğu yıllarda olaylı bir maç bitiminde elinde mikrofonla sahaya dalan bülend karpat engin'e mikrofonu uzatır "eeeeaaa nooldu engin?" diye sorar. engin de maçın yorgunluğu ve hararetli tartışmanın siniriyle canlı yayındı kameraydı unutur ve "hakem bana ***** sikerim dedi" der. bülend karpat da ezelden ebede rezil bir televizyoncu olduğundan durumun vehametini anlamaz ve sorularına devam eder. 10 .tgrt'de kadının sesi programında tel.le yayına katılan dişi konuğun stüdyodaki kadına "sen kendini bilmemkime siktirmek için..." falan diye bıdı bııdı yapması üzerine sunucunun çok kötü bozulması , en cırtlak sesiyle "aa izin veremem böyle laflara" mealli yırtınması , akabinde hattaki kadının direkt hattan alınması vs.. valla şoke olmuştum , gebermiştim gülmekten.. 11 .reha muhtar : kaza nasıl oldu anlatır mısınız? mağdur (kaza sonrası yatakta yatmaktadır ) : kamyon karşı yoldan bizim taraf geçti ve kafadan çarptı. rm : peki o sırada ne düşündünüz? mağdur : walla pek bir şey düşünemedik reha bey. rm : anlıyorum ama, o sırada düşündüğünüz ilk şey neydi? mağdur : birşey düşünemedik, zaten çok kısa sürede oldu. rm : yani efendim, o orta şeridi aşıp üstünüze gelirken, aklınıza ne geldi? mağdur : hatırlamıyorum. rm : peki efendim. 12 .1999 senesinde erkan oyalın izmitten sunduğu tv8 deprem ozel yayininda ekranın ortasına "sizi gidi zilliler" diye yazı verilir ve akabinde sorumlu ankaraya çağrılıp işine son verillir. 13 .bir de fransiz konsolosunun karisina tecavuz edilmesi olayinin tatbikat goruntuleri vardir. fransiz kadina tecavuz etmi$ler, iki ki$i, olay yerinde tatbikat yapiliyor. elemanlardan biri sanki meyhanede arkada$larina anlatiyormi$ gibi: - sonra $urayi gecince aldik mali [arkada$i durtukler]... fransiz hanfendiyi.... vakasi vardir ki, o tatbikat yaran bir tatbikattir. eleman son derece hardcore bir $ekilde olayi anlatirken, arkada$i bunu habire uyarmaya devam edince de: - sana bir korum, $u ortamin icinde... (cevredeki kameralari gazetecileri polisleri gostererek) 14 .arena'da uğur dündar'ın fırın sahibine "bakın beyefendi tavanı yok buranın, pislik götürüyor burayı, bu böcekler nereden geliyor peki temizse?" diye sorduğunda "bu böcek nerden geliyor biliyor musunuz uğur bey siz eğitimli insanlarsınız bu böcek ülkemize ilkkez afrikadan muzun üstünde geldi" diye cevap verdiği an. 15 .reha muhtar telefondaki adama fırça atıyor. - bütün bunları nasıl yaptın ha? cevap ver?? - bakın efendim şöyle izah edeyim... - sus konuşma, hala utanmadan izah ediyorsun..cevap versene??! - ......?? 16 .esra ceyhan'ın bir programında konuk ettiği keçi yavrularından korkup kaçması esnasında yere kapaklanıp düşmesi. 17 .bir cevizkabugu programi, konuk zekeriya beyaz zb: simdi, sayin cevizkabugu... hc: cevizoglu efendim. 18 .shockhaberde gördüğüm ve gülmekten kıvrandığım; mustafa denizli'nin atv de bizim stadyumu sunduğu dönemdei hakemliği yeni bırakan erman toroğlu nu anons ederken "tartışmasız türkiye nin en büyük düdüğü" demesi erman toroğlu nun afallaması. 19 . 9 kasim 2003 gunu milliyet gazetesi de $unlari siralami$: 1) güner ümit'in kadın kılığında turnike sunması... 2) fatma girik'in söz fato'da programında ilk tükürüşü... 3) medyum memiş'in medyum keto'ya giriştiği saniyeler... 4) yıldo'nun süpermen kılığında turnike sunması... (yakışmıştı da!) 5) sadettin teksoy'un kutuplarda kıbleyi arayıp namaz kılması... 6) kaan yakuphan'ın haber sunduğu sırada arkasındaki panonun kafasına düşmesi... 7) tolga garipoğlu'nun hugo yarışmacısı küçük bir çocuktan küfür yemesi... 8) sevda demirel'in hande ataizi'ne tokatla dalması... 9) kenan erçetingöz'ün magazin forever tanıtımında cartel üyelerinin arasında rap yapması... 10) reha muhtar'ın tavanda yürüyen sirk cambazı ile konuşurken ekranda kendi görüntüsünü ters çevirtmesi ve röportajı 2-3 dakika boyunca baş aşağı yapması... 20 .kaan yakuphaoğullarındanın kafasına canlı yayında arka plan dekoru düşmüştü. ben güldüm, evdekiler güldü, kaan yakuphanoğullarından bile güldü. gülümseyen bir dünyada yaşadığımızı hissettik sanki. adam haber okurken haber malzemesi oldu. allah müstakını verdi. 21 .genc ve guzel di$i vj'imiz gunun konusunu "benimle beraber olmak icin ne verirdiniz" olarak belirler. guzelce de bi insan evladi olmasi sebebi ile canli baglantilar yagdirir da yagdirir. yatlar, katlar, evler, arsalar, arabalar vaad edilir. ve fakat bi seyirci ilginc bi meblag telaffuz eder, $oyle ki: "sizinle birlikte olmak icin 3 739 500 (uc milyon yedi yuz otuz dokuz bin be$ yuz) lira verirdim" der, ay peki sagol falan der ama kafasina da takilir sorma ihtiyaci duyar vj "nerden cikti bu deger peki". seyirci hemen yanitlar "eski ka$arin kilosu o kadar" 22 .ilginç bir şekilde faciaya dönüşmeyen bir televizyon efsanesi de mehmet ali erbil'in başına gelmiştir. canlı yayın bağlantısıyla programa katılan bir seyirci artık konuşmayı iyice uzatır, yardım edin memedali bey diye diye adamı canından bezdirir, telefondaki kişi devamlı surette oğlunun bir sorunundan yakınmakta, ailesinde sorunlu, işsiz, hasta kim varsa sayıp dökmektedir. mehmet ali erbil kısa bir süre için ortalıktan kaybolur, kulise geçmiştir. canlı yayında, hem televizyondan tüm türkiye, hem de hoparlörlerden tüm seyirciler mehmet ali erbil'in sesine benzeyen bir ses ile şu tarz bir monoloğa şahit olurlar, "oğlu öyleymiş kızı böylemiş, oğlunun a....a koyaım ben senin...". mehmet ali erbil derhal geri gelir, programa sabotaj amaçlı olarak telsizle girildiğini söyler, hiçbir şey olmamış gibi programa devam edilir, senelerce. 23 .savaş ay'ın a takımı programında aysel gürel ile feminist bir avukat ayakta birbirlerine laf sokarken; aysel gürel'in avukata "sen teşhirci kadınları, onlara bakan erkekleri eleştireceğine git de kendine bak. bir pantolon giymişsin ki evlere şenlik. kalçan kavun gibi ortada!" diye çıkışması... 24 .mutluhan suner'in bir şampiyonlar ligi maçı esasındaki şu repliği ve bunun televizyonlara yansıması. -sıçıyim sizin içinize yaptıınız işe 25 .- tüneli kaçmak için mi kazdınız? ( reha muhtar) 26 .türk televizyonlarında unutulmayan anlar için, en güzel örnekler reha muhtardan çıkar. -acı var mı efendim acı? -peki o adam sizi nasıl taciz etti gösterir misiniz? 27 .-ben aids'im yalnız.. -atın ölümü arpadan olsun! 28 .jülide ateş telefondaki yarışmacıya sorar jülide ateş: bir ülkeyi temsil eden kumaşa ne isim verilir? yarışmacı : amerikan kumaşı jülide ateş canlı yayında gülmekten yarılır. yarışmacı milyarlara veda eder. 29 .2002 dünya kupaları esnasında maç anlatan spikerin yanında maç yorumu yapan ömer üründül abimizin, yüzünü beyaza boyamış bir taraftar görüntüsünün fonunda "bakın sayın seyirciler taraftarımızım yüzü bembeyaz olmuş" demesi üzerine ekranları başındaki seyircilerin darmadağın olması bu unutulmaz tv bombalarından bir tanesidir zira yüzü bembeyaz olan taraftar yüzünü türk bayrağı'nın renklerine boyamış (beyaz kısmı biraz yoğun şekilde) bir arkadaşımızdır...ve ömer abimiz hariç herkes bunun farkındadır 30 .avrupa basketbol şampiyonasında sunucu murat kosavanın turkiye aleyhine kararlar veren hakeme 'çüşşşşşşşş bu kadar da olmaz ki 'demesi daha sonra hatasını anlayarak hakemden sayamadığım kadar özür dilemesi 31 .bir kadın programında menopoz konusunda halka soru sorulur ve kurban olarak bıyıklı kıl yumağı bir amca seçilir. -iyi günler beyefendi menopoz nedir biliyor musunuz? +biliyorum. -açıklar mısınız? +eee...bilmiyorum. 32 .saadettin teksoyun "bismillahirrahmanirrahim sayın seyirciler" demesi ve saadettin teksoy hakkındaki hemen hemen herşey. arşivi yapılası bir kişidir. 33 .mizansen midir bilinmez ama bbg hede hödösünün yazlık tekne versiyonunu sunan öykü'nun, rihtimda denize arkasi donuk bir sekilde ileri geri yuruyerek birseyler anlatmasi ve sonunda denize dusmesi ve reklamlarin girmesi. 34 .bir ilin yerel kanalında elinde sazla telefondan gelen istek parçalarını çalan birinin programına bağlanan kişinin sunucunun hangi parçayı seslendirmemi istiyosunuz sorusu üzerine ben aldığınız tüpün parasını istiyorum demesidir sonra diyalog devam eder karınız tüp sipariş etmişti patron da parayı almak için ısrar ediyo gibi diyaloglar yaşanır bu olay sonunda sunucu kıpkırmızı bir şekilde reklam sokulmasını ister 35 .jean claude van damme'ın bbg evine girmesi. akabinde ordaki bir yarışmacıyla diyaloğu: jean claude van damme:do you speak english? 03 hede: maybe 36 .sokakta kurban kesen insanlarla roportaj yapan ntv muhabirinin bir vatandaşımızla yaşadığı diyalog: -burada sağlık açısından elverişsiz koşullarda beklettiğiniz bu etleri yemeyi düşünüyor musunuz? -yok bacım, eşe dosta dağıtacağız. 37 .kral tv vj lerinden biri: sirada bomba gibi bir parca var, sizin icin geliyor hehehe izleyici: bomba kicinda patlasin. kral tv vj lerinden biri: honk o gunden sonra bir daha canli yayina baglanti almadilar... 38 .emrahın küçülük döneminde ki unutulmaz replik -amca ne bakıyorsun hiç mi orspu çocuğu görmedin yada emrahın anasıyla ıcrata gırmış birini ispiyonlayan dallama repliği -emrah koşşşşşşşşşşş ***** si........ !!!!!!!!!!!!! 39 .melih gökçek'in konuk olduğu bir televizyon programında yayına bağlanan bir hayat kadınının sözleri: "melih bey iyigünler, biz bizim keranede 100 tane ****** senin gibi bitane ****** çocuğu doğuramadık" demesi 40 .defne joy'un ev karistirmali programinda ece erkenin evine gidilmistir. ev kose - bucak kurcalanmis, sira banyoya gelmistir. banyoda defne joy dogum kontrol hapini bulur ve ece erken'e "bu ne?" diye sorar. ece erken panik icerisinde "agri kesici, agri kesici.." der. kesip atar olayi. 41 .israil basbakanına fatih altayli'ya kendi programinda "aptalca, sacma sorular sorular soruyorsunuz. ben bu programın ciddi olduguna dair cok saglam referanslar aldim hic boyle birsey beklemiyordum" dedigi, akabinde fatih altaylinin dakikada 400 kelimelik saldirinsa maruz kaldıgı an da bunlardan biridir. 42 .haberlerde bir tecavuzcunun polis arabasına bindirilirken söylediği cümle: -seviyodum, söyleyemedim. 43 ajda pekkan ın kendisine "formunuzu nasıl koruyorsunuz" sorusunu soran spikere dönüp, "çok kolay herkesin rahatlıkla uygulayabileceği bir diyet uyguluyorum; öğlenleri karidesli bir salata... " şeklinde cevap vermesi unutulucak şey değildir. 44 .ayrıca.; müslüm gürses filminden bir sahne; müslüm gürses kadını kollarından tutmuş sarsa sarsa sormaktadır; müslüm: seviyor musun? kadın: hayır!! müslüm: seviyor musun!!!!! kadın: hayırrr!!!!!! müslüm: seviyor muusuunnnnn!!!!!!!! kadın: eveett!! müslüm: yalannnnn!!! (deyip kadına bir tokat atmıştır) 45 .en manyak olaylardan biride yıldonun programında olmuştu. -isminiz? -fenasi.fenasi kerim -evet fenasi kerim bey....hede höde yıldo olayı çakar.durur ve yanılmıyosam -ay yuttum walla der.arayan: -nasıl yutturdum ama dümbük hemen reklam arası. 46 .kahramanımız seda sayan yine bi sabah elleri belinde programını sunuyor.o sırada bi canlı bağlantı olur ve.... - aloooğğğ kiminle gorosuyoruz - ben mustafa - naber lan mustafa.nerden arıyosun bizi mustafa - sisli'den - ne is yapıyon lan mustafa - belediye baskanıyım... 47 .banu alkan a takımı programına katılır. konu taksiciler. herkes sorununu anlatıyoya,banu ablamızda söz alır,taksicilere verir veriştirir."çağrıyorum gelmiyorlar , bekletiyorlar , müşterilere hiç saygıları yok " der. beş dakika sonra canlı yayına bir taksici bağlanır. "iyi akşamlar savaş bey. ben bir taksiciyim.banu hanımın evinin yakınındaki durakta çalışıyorum. evet banu hanım çağırdığında gitmiyoruz çünkü ne zaman gitsek üzerimde bozuk yok, türk lirası yok döviz var bahaneleriyle paramızı vermiyor.gitmiyoruz gitmicezde." bunun üzerine banu hanım dumur olmuş ve program süresince bir daha ağzını açamamıştır. 48 .1.star televizyonu şampiyonlar ligi yeni başlamışken yayın kesilir ve yayın geri gelince şöyle bir söz duyulur: .mına koyayım senin gibi aptal yayıncının. bu sözden sonra sunucu ayrılmak zorunda kalır. 49 .caner ve hamiyet'in aydın'ın sabah programında tartıştıkları sırada birinin digerine, "şimdi aydın bey aydın bey diyorsun. bana da aydının programına çıkma, çok seviyesiz diyordun" demesi, kuşum aydının boşluğa bakarak donup kalması 50 .yıldo'nun habertürk'teki futbol(!) programında sandalyeden düşmesi. 51 .seda sayan'ın programına konuk olan ve satanist olduklarını söyleyen iki genç kızın, canlı yayında halay çekmesi, programa katılan medyum memişin kızlara alkış tutması. 52 .esra ceyhanın programındada böle anlardan çok yaşanmıştır şöyleki,yeni piyasaya çıkmış birini konuk etmiştir esra hanım,sohbet ederler,esra hanım her zamankı gibi başlar *********larına,kasetınız çok güzel olmuş geçen hafta aldım evde arabada her yerde dinliyorum demesi üzerine yeni yetmenin kasetim daha çıkmadı haftaya çıkıcak demesi veeee esra hanım kızımızın göt olması 53 .can yücelin duygu asenaya postal soktugu an(kart da sensini,postal da sana girsin) 54 .derya tuna ibrahim tatlıses tartışması esnasında. mekan show ana haber. ortada reha muhtar, sağda derya tuna solda ibrahim tatlıses. tartışma sürerken söz sırası derya tuna'ya gelir: - reha bey, bu konu hakkında daha fazla konuşmak istemiyorum... yeteri kadar konuştuk. sonuçta gönül bu... ata da konar... yani.. konuşmak istemiyorum... reha: yani boka mı kondunuz efenim..?! sonuçta ibrahim tatlıses delirir canlı yayında. ne ilktir bu ne de son olmuştur. 55 .aids'in ilk çıktığı zamanlar halkın aids hakkındaki bilgilerini vatandaşlara göstermek adına üzerinde gizli kamera olan bayan muhabir fahişe kılığına girmiştir.çok geçmeden erkek müşteriler gelir,fahişe (muhabir) sorar; -şimdi sen benle ilişkiye gireceksin ama korunmayacak mısın?ya ben de aids varsa,sana da bulaşırsa? -bişey olmaz,bi lahmacun yerim geçer. 56 .mehmet ali erbil'in sunduğu son yarışma şöyle: m.ali erbil insanlara para teklif ediyor kabul edersen alıp gidiyorsun... +bak açıyorum hala vazgeçebilirsin, 2 milyar al git -yok biz açalım m.ali bey (az bişe açar adam kazanamayacak gibidir) +gel sana 500 milyon veriyim al git.. -onu ben gel ben veriyim de sen git.. 57 .saadettin teksoy'un kuzey kutbundaki fok balıklarının soylarının tukenme tehdidi altında olduğundan bahsetmesinin hemen akabinde fok balığı avcılarıyla ava çıkıp aynı hayvancıkları avlaması. ulen herşeyi gectim, program kendi içinde tutarsiz, önce soyları tukeniyor deyip sonra avlıyorsunuz, yok mu kafası üç gram çalışan bir tane elemanınız, aloooooo?!? 58 .ismet badem bir basketbol macında seyircilerin aasına cıkar ve bir kızla röportaja baslar. badem: sizizn gibi guzel bayanları salonlarda gormekten cok mutlu oluyorum. basketbola bu ilgi nereden? kız: ben efes kızlarından biriyim zaten. badem: aaa oyle mi cıplak degilsin ya tanıyamadım. bu diyalogtan sonra anlatım masasında olan murat murathanoglu kopmustur ve ekranları basında izleyen milyonların soylemek istediklerine tercuman olmustur. murathanoglu: ya ismet bi de sana bu iş için para veriyorlar değil mi? |
|
![]() |
#408 |
Takıntılar!..
(Shock Habercilerden gelenler) Belgesel izlerken, verilen bilgileri ezberlemeye çalışır misiniz? Her seferinde ezberleyip, birkaç dakika sonra unutur musunuz? Ardından da "belgesel senin neyine" diyerek kendi kendinize kızar mısınız? Arabayla giderken bir su birikintisinden geçtiğinizde, daha önce geçmiş araçların bıraktığı izlerin üzerinden gitmeyip yeni izler bırakmaya özen gösterir misiniz? Böyle yapınca su birikintisinin kurumasına daha fazla yardım ettiğinizi düşünerek sevinç duyar mısınız? Bir ortamda sürekli size konan bir sinek olduğunda temiz olduğunuz halde "acaba karşımdakiler pis olduğumu düşünüyorlar mı" diye düşünüp huylanır mısınız? Sineği inatla kovmaya çalışır mısınız? Birinin doğum gününü kutlayacağınızda, "şayet şimdi kutlarsam bir sonraki senelerde de kutlamak zorunda kalırım" diye düşünür, sırf bu yüzden kutlamaktan vazgeçmeyi düşünür müsünüz? Elinize bir Milli Piyango listesi geçtiğinde "acaba cep telefonum ya da ev telefonum listede var mı" diye bulmaya çalışır mısınız? Numaraya çok yaklaşırsanız ödül kazanmış gibi sevinir misiniz? Bir kuyrukta beklerken insanlar, önünüzden veya arkanızdan geçmeye çalışırlarsa sinir olur boşluğu kapatmaya çalışır mısınız? Karşıdan karşıya geçmek için arabaların geçmesini beklerken büyük kararsızlıklar yaşar mısınız? Geçen her arabanın ardından "aslında geçebilirdim" diye üzülür müsünüz? Uzun süre bekledikten sonra kendinizi başarısız hisseder, "kesin herkes benle dalga geçiyor şu an" diye düşünür müsünüz? El kaldırdığınız dolmuşun dolu olduğunu anlamanız üzerine binmekten vazgeçtiğinizi söylemekten çekinip şoföre dolmuşun gitmediğini düşündüğünüz bir istikameti sorar mısınız? Şoförün o istikamete gidebileceğini söylemesi üzerine kendinizi dolmuşa binmek zorunda hisseder misiniz? Berberde sakal tıraşı olurken, berberin elindeki jileti devamlı takip edip, o an hayatınızın onun ellerinde olduğunu düşünüp tıraş boyunca soğuk soğuk terler döker misiniz? Tıraş bitince, rahatlayıp "amma saçmaladım, bugüne kadar hangi berber müşterisinin boğazını kesmiş ki" diye aklınızdan geçirip, bir dahaki tıraşta aynı gerilimi tekrar yaşar mısınız? Asansör takıntıları... Asansörde takip ediliyorum hissine kapılır mısınız? Asansörden indikten sonra onu tekrar zemin kata gönderir misiniz? Asansör aynasının karşısında şekilden şekle girip, sonra da "acaba gizli kamera var mıdır" diye düşünür müsünüz? Asansörde son katın düğmesine basıp (merdivenleri kullanarak) ondan önce yukarıya çıkmaya çalışır mısınız? Asansörden inerken son anda asansörü sallar mısınız? ---------------------------------------------------------------------- ---------- Müzikal O "Sezen Aksu beni müzikal ben ile tanıştırdı..." => Işın Karaca Vah Vah "Benim dudaklarım Angelina Jolie'nin dudaklarından daha güzeller. Onunkiler de güzel ama benimkiler daha güzel. Dudaklarım özellikle gözlerimle çok uyumlu. Aynaya bakınca kendim bile öpmek istiyorum..." => Seren Serengil Uzman Görüşü "Bazı detoneler var, sesi güzel, etek biraz kısa..." => Ebru Gündeş (Sinem'in şarkı söylemesi ile ilgili yorumu) Amigop(?) "Amigoplar gibi çoğalıyoruz..." => Derya Baykal (sevenlerinin arttığını vurguluyor) Dur Vazgeçtim "Burada o kadar çok oyunlar var ki söylemeyeceğim... Söylüyorum!.." => "Size Anne Diyebilir miyim?" yarışmacısı Seval E Sorun Ne? "Biz genelde geceleri uyuyorduk!.." => Gamze Özçelik (Atv Ana Haberde "Hırsız Var" filmi hakkında konuşurken) Çeviremen! "Brezilya'da doğan bebek herkesi şaşkınlığa çevirdi sayın seyirciler!.." => Star Ana Haber spikeri |
|
![]() |
#409 |
EVLİLİK YILDÖNÜMÜ
> >Alman ile İngiliz eşlerine hediye almakta zorlanırlar. >Alman: >-Geçen yıl yat aldım, yazın araba aldım. Ne alsam acaba ? >İngilizl: >-Geçen yıl yazlık aldım, bu yaz pırlanta aldım. Ne alsam acaba ? >Karar veremezler ve Temele sorarlar. >-temel sen ne alırdın ? >Temel: >-Don. >-Neden don ? >Temel: >-Giyince o sevinir, çıkarınca ben. |
|
![]() |
#410 |
Leman'ın (11 Şubat 2005) sayısında Mehmet Çağçağ, bu çağın aşıkları
için harika dörtlükler yazdı... 14 Şubat'ı kutlamak için, bu dörtlükleri sizinle paylaşmak istedik... `Mesajlarım MMS in Sen ruhumun neşesisin Markalara değişemem Sen aşkımın eserisin * Msn'de birincimsin Chat'lerimde prensessin 14 Şubat bizim için Çünküm benim sevkilimsin * Chat room'larda gördüm seni Başkasına vermem seni Kimselerin haberi yok Çoktan download ettim seni * Hard verinle soft verinle Ruhun ile bedeninle Alnımın yazılımı Formatlanmış benliğime ... |
|
![]() |
#411 |
akintiyakarsi; Cinsiyet: Erkek; Yaş: 35; Ülke: ABD
Amerika'da hemen hemen bütün mallar 3-4 ay süre içerisinde sorgusuz sualsız değiştirilmek üzere satılıyor. Hatta bazı mallarda, eğer posta ile gönderilmişse, beğenmemeniz halinde geri gönderirken ödeyeceğiniz posta ücretini bile onlar ödüyor. Amerika'da yaşayan bir Türk evladı olarak... 1- Aralık başında 3 ay değiştirme vadeli olarak aldığım botları dün gidip bahar aylarında giyilecek cinsten bir çift ayakkabı ile değiştirdim. 2- Yılbaşı davetine katılmak için GAP mağazasından takım elbise, gömlek ve kravat alıp yılbaşından sonra hepsini iade ettim. 3- Posta ile DVD kiralama firması olan Netflix'in 4 DVD'sının üzerine yatıp, "Postada kayboldu" diye mail attım. "Inconvenience" için özür maili göndererek posta konularında bundan böyle daha dikkatlı davranacaklarını beyan ettiler! 4- Aldığım uzaktan kumandalı gemiyi arkadaşımla birlikte Central Park'ta yüzdürmeye gittiğimizde "kim kullanacak" diye kavga edince aynı gün mağazaya gidip, "Bu paketin içinden hiçbir şey çıkmadı" dedim ve bir gemi sahibi daha oldum! Arkadaşıma da onun için bir tane daha satın aldığımı söyledim. 5- Aylık olarak satın aldığım metro kartının süresinin bitmesine yakın üzerindeki manyetik alanı biraz tahrif ettim. Bir zarfa koyup, "Bu kart bozuk" diye metro idaresine postaladim. Hemen yenisi geldi. 6- Bunlardan ötürü hiç pişman değilim. Amerika'nın yaptığı haksızlıklardan kendi çapımda intikam alıyormuşum gibi geliyor. |
|
![]() |
#412 |
Bu terazi nedir nerdedir ne işe yarar niye sallamaktan bahsediliyor sallanıyorsa ben niye göremiyorum
|
|
![]() |
#413 |
ABD deki eleman cok iyiymis ya, iyi niyeti suistimal ediledigi icin bu imkanlari ve toleranslari taniyolar zaten
|
|
![]() |
#414 |
haplo hocam, yeni eklenenler guzel de, cok karismis ya, allak bullak oldum
![]() |
|
![]() |
#415 |
resimleriniz hiçte komik değil daha iyileri de var
|
|
![]() |
#416 |
bunlar verilmişti eskiden....yinede emeğine sağlık...
|
|
![]() |
#417 |
amcam yeni diyorsunuz eskileri koyuyorsunuz lütfen biraz dikatli olalım
|
|
![]() |
#418 |
cok iiyaw bunnar
|
|
![]() |
#419 |
cok saol hepsi cok kusel saol paylastıgın icn
|
|
![]() |
#420 |
eyvallah...
|
|
Kapalı Konu |
Konu Araçları | |
|
|