Avrupa Birliği, hava sahamızın Rumlara açılmasını Dışişleri Bakanlığı'ndan resmen istedi. Türkiye'nin üçüncü dünya ülkesi olarak gösterildiği metinde birçok tuzaklar olduğu ortaya çıktı.

Avrupa Birliği, hava sahamızın Rumlara açılmasını Dışişleri Bakanlığı'ndan resmen istedi. Taslağı BUGÜN ele geçirdi...

Türkiye ile AB arasında en önemli sorun olarak gösterilen Türk Hava Sahası ve Meydanlarının, Rum Kesimi'ne açılmasına ilişkin ilk somut adım atıldı. Daha önce bu konuda sözlü baskı yapan AB, talebi yazılı anlaşma haline getirerek, imzalaması için Türkiye'ye gönderdi. AB Genel Sekreterliği tarafından hazırlanan ''Avrupa Birliği ile Türkiye Arasında Havacılık Hizmetlerinin Bazı Veçhelerine İlişkin Anlaşma'' adını taşıyan taslağı BUGÜN ele geçirdi.

Tuzakla Dolu
Zehir zemberek anlaşma metninde, Türkiye'nin üçüncü dünya ülkesi olarak gösterilmesi dikkat çekti. Ayrıca metinde birçok tuzaklar olduğu ortaya çıktı. İştüe anlaşmanın getirdikleri. Gönderilen metine göre, Rumlara hava sahasının açılmasıyla kalınmayacak, Türkiye'nin bugüne kadar AB üyesi ülkelerle yaptığı ''İkili Hava Ulaştırma Anlaşmaları'' da ortadan kalkacak.

''Olur'' Verecek
Kısaca Türkiye'ye, ''Tüm AB üyesi ülkeler Türkiye'ye uçabilsin, şirket kurabilsin ama sen uçma, şirket kurama'' deniliyor. Anlaşma tüm AB üyesi ülkeleri bağlayacak. AB üyesi ülke vatandaşları tarafından kurulmuş, lisans almış tüm şirketlerin uçuş izni, Türkiye tarafından anında onaylanacak. Böylece Türkiye, Rum Yönetimi'ne bağlı havayolu şirketlerinin, izin ve üst geçiş taleplerine olur verecek.

Görüş İstendi
Dışişleri Bakanlığı, 4 Ekim 2005'te anlaşma taslağını ''gizli'' mahreciyle, Hazine, AB Genel Sekreterliği, Adalet Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Ulaştırma Bakanlığı, Devlet Hava Meydanları İşletmesi ve Türk Hava Yolları'na göndererek görüş istedi. İlk görüş THY'den geldi. THY, AB üyesi ülkelere kolaylık tanıdığını belirterek anlaşmaya karşı çıktı.

Rahatsız Olduk
Bakanlık, anlaşma ile ilgili bir hazırladığı yazıda, ''Söz konusu taslak üzerinde AB yetkilileriyle ön temasta bulunulmuş, Rum Yönetimi uçakları ile ilgili hükmün, görüşlerimiz doğrultusunda (Türkiye'nin iznine bağlı olacak şekilde) değiştirilmesi talep edilmiş, aynı değişiklikle AB ülkelerinden Türkiye'ye yönelik uçuşların tam serbestlik içinde yapılabilmesi ihtimalinden duyduğumuz rahatsızlık dile getirilmiştir'' ifadesini kullandı.

Karşı Atak
Dışişleri ayrıca, taslakta yer alan rahatsız edici maddelerin üzerini çizerek değiştirdi. Türkiye ile ikili ulaştırma anlaşması imzalamış ülke ve vatandaşlarının anlaşmanın getirdiği haklardan yararlanabileceğini taslağa ekledi. Böylece Türkiye ile ikili hava ulaştırma anlaşması bulunmayan Rum Yönetimi'nin şirketlerinin anlaşmadan yararlanarak Türkiye'nin hava sahasını ve hava meydanlarını kullanmasını, Rumların Türkiye'de şirket kurmalarını ve iç hatlarda uçuş yapmasının önüne geçmiş oldu.

Bugün

olay a gerçekçi bakalım lütfen...AB ile gelir dağılımı, sanat.spor.toplum sosyal yaşamı.ekonomi. işsizlik oranı ..vs vs aramızda en az 4-5 kat fark var ki bizden durumları çok iyi. ve karşılarındaki bu ülke 72 milyonluk bir dev..ve bu devi aralarına alırlarsa ceplerinden bayağı bir para çıkacak kendi gelir seviyeleri düşecek..tabi birde DİN faktörü var.. bu AB birliğinden görünen durum..

şimdi olaya bizim tarafımızdan bakalım..
bangladeş..sudan..nijer..çad..gibi aclıkla karşı karşıya kalan bizden herkonuda 3-5 misli geride olan devletlerle ASYA & AFRİKA BİRLİĞİ kurulmaya kalksa türkiye bu birliğe ne kadar sıcak bakabilir?

ÇÖZÜM:Türkiye AB birliği ile bu açığı kapatamadığı sürece gerçekler daima bizim başımıza balyoz gibi vurulacak..ve ülke olarak devamlı onurumuz kırılacak..adamlar bu şartlarda bizi istemiyor..bu kesin..vazda geçemiyorlar.buda kesin..

bence AB birliğli ile ilgili tüm görüşmeler ASKIYA ALINMALI..ve aradaki tüm farkları süratle kapatıp.aradaki 4-5 olan farkı 1-2 ye indirip..tekrar görüşmelere başlamamız gerekiyor..ÜLKEMİ DİLENCİ KONUMDA AB kapısında beni ve tüm milleti üzüyor onurumuz kırılıyor..genç ve çalışkan nufusumuz ile üreterek,bileğimizin hakkı ile söke söke tarih boyu içinde olduğumuz avrupanın birliğine katılmamız ancak bu yolla olur....EKONOMİNİZ GÜÇLÜ OLURSA SİYASETİNİZDE (ETKİNİZDE) GÜÇLÜ OLUR....saygılarımla

genç cumhuriyet kurulduğunda Atatürk'e ''Birleşmiş Milletler'e üye olacak mıyız?'' diye sorulmuş..
Atatürk ise '' Davet ederlerse düşünebiliriz'' diye cevap vermiş..ve 43 üye ülkenin daveti ile genç türkiye 1932 de BM milletlere üye olmuş

Ilk defa guzel tespit.......

Yillardir istemedikleri halde kapisinda afedersiniz ama kopek olanlara baska ne denilebilir ki?Afrikanin en ucra kosesinde acliktan olen insanlar bile bu kadar onursuz hareket etmiyor.Onlarin kisi basina gelirlerini hic dusundunuz mu?

Ya teror konusu;hangi devlet vardir ki teroristleri cezalandirmayan?Hangi devlet vardir ki sokaklari savas alanina cevireceklerde ceza almayacaklar?

3.Dunya devletlerindede ceza alirlar,bence 4.Dunya devleti demiyorlarsa acidiklari icindir.

Ben AB'ye karsiyim ve her onurlu TURK' de karsi cikmali diye dusunuyorum............

Saygilar.

kendileri ne peki

Turkiye, 3. Dunya Ulkeleri grubuna Soguk Savas sonrasi fakir ve bir sekilde "gelismemis" olan ulkeleri kapsayacak sekilde kullanilan bir terim olmasiyla dahil edilmistir.

Daha sonra (politik dogruluk nedeniyle) bu ulkelere "gelismekte olan ulkeler" denildi ve yine de "daha az gelismis" teriminin ortaya cikmasina neden oldu.

Gunumuzde de Turkiye nasil olduysa artik bu grupta sayiliyor.

Normalde, hepimizin bildigi gibi, ucuncu dunya ulkesi denildi mi akla Somali gibi oldukca yoksul ulkeler gelir. Ama anlasldigi uzere artik isler degismis...