Forumları Okundu Yap |
![]() |
#1 |
ÖNCE TERSİNİMİ TARİF EDELİM.
Tersinim varoluştaki tüm düzen ve sistemlerin (canlılarda dahil) zaman içinde ve doğal şartlarda eskimesi, bozulma, yıpranma, değişme... canlılarda değişme, çeşitlenme,sakatlanma, yaralanma hastalanma ihtiyarlama vb. şeklinde gözlenen olumsuzlukların genel ifadesidir. BİR ÖRNEK VERELİM. Fabrikasından yeni aldığımız sıfır km bir araba BİR DÜZEN VE SİSTEMLER BÜTÜNLÜĞÜDÜR. Bu arabayı doğal şartlara bırakırsanız zaman içinde HİÇ KULLANMASANIZ BİLE bir yerleri çürür, paslanır, patlar, çatlar, sonuçta araba BOZULUR. Bu, düzen ve sistem sahibi tüm olgular için geçerlidir yani kaçınılmazdır. Bir canlı var olduğu ilk anlardan gelen enerji ile belirli bir seviyeye kadar büyüyüp gelişir. Ondan sonra KAÇINILMAZ OLARAK hastalanır, sakatlanır, yaralanır bir yerleri çizilir bozulur sonuçta İHTİYARLAR VE ÖLÜR. Tersinimin en önemli nedeni KONTROLSÜZ ENERJİ girişleridir. Bu tür enerji girişlerinden ancak YARARLANMA sistem ve mekanizmalarına sahip olgular faydalanabilir. Örneğin güneş ışığından kimi canlılar sentezleme sistem ve mekanizmalarına EN BAŞTAN sahip olduklarından C ve D vitaminlerin sentezleyebilir. Foto sentezi ise klorofil sahibi canlılar yapabilir. Termodinamiğin ikinci kanununa uygun olarak var oluştaki canlı cansız tüm düzen ve sistemler zaman içinde ve doğal şartlarda KAÇINILMAZ OLARAK tersinime uğrarlar. BU NEDENLE TERSİNİM EN BÜYÜK GERÇEKTİR. = = = Mesajı son düzenleyen tersinim ( 25-07-13 - 13:06 ) |
|
![]() |
![]() |
#2 |
Hiç Bi Yere Kaçamazsın Bilader : AL CEVAP VER :
1 - Kaç tane sitede yayınladığınızı bilmiyorum fakat yakında google aramalarında en başta sonsuz.us çıkacağından burada yazdıklarınız hayli önemli kariyeriniz bakımından. Mesela her şeyin eskidiğini, yıprandığını söylemişsiniz. Bu katı nesneler için belki geçerli gibi görünebilir, zamanla bir taş, bir dağ, bir kaya parçalanıp yok olabilir. Peki biraz daha mikrolaştırırsak, mesela bir Hidrojen atomu eskir mi? Ömrü ne kadardır? Veya su? Eskir mi, zamanla daha ilkel veya daha su olmayan bir hale gelir mi? En basit örneklerinden, geçen yıl X ilacı ile ölen sivrisinekler bu yıl X ilacından ölmüyorlar, bağışıklık geliştirmişler. Bunlar "tersinmiş" mi oldular? Bu durumda sivrisinekler "ölme özelliklerini" mi kaybetmiş oldular? |
|
![]() |
![]() |
#3 | |
Alıntı:
|
||
![]() |
![]() |
#4 |
TERSİNİMİN CANLILIK KONUSUNDAKİ GÖRÜŞLERİ
Evrim teorisi canlılığın ilkellikten karmaşıklığa (gelişmişliğe) doğru oluştuğunu varsayar. Evrim teorisinin buradaki en büyük sorunu ilk canlılığın nasıl oluştuğudur. İlk canlılığın nasıl oluştuğu evrimin konusu değildir demek elbette ki teoriyi bu sorundan kurtarmaz. Evrim teorisini böyle inkarlara iten neden bu konuda somut bir görüşünün olmaması, evrime uygun çıkar bir yol bulamamasıdır. Tersinime göre canlılar bir düzen ve sistemlerin bütünsel kurgusudur ve öyle olmak zorundadır. Canlılığın azı, çoğu, yarımı çeyreği olmaz. Yaşamını sürdürüp üreyebilen bu yolla neslini sürdürebilen bir canlı en az üç özelliği sahip olmak zorundadır. Bunlar: 1)-Korunma, savunma, bağışıklık, çevreye uyum sistem ve mekanizmaları 2)-Beslenme sistem ve mekanizmaları 3)-Üreme sitem ve mekanizmalarıdır. Bunlardan her hangi birine tam ve işlevli sahip olmayan bir canlı neslini devam ettiremez. = = = Mesajı son düzenleyen tersinim ( 25-07-13 - 13:07 ) |
|
![]() |
![]() |
#5 |
TERSİNİME GÖRE CANLILIĞIN VAROLUŞU
Varoluşta gerek canlı gerekse cansız alemlerde açıkça gözlenen kanun, kural ve ilkeler düzen ve sistemleri, düzen ve sistemler ise BİR VAR EDİCİ İRADENİN varlığını gösterir. Nedeni ise karmaşa ve düzensizliklerde kanun, kural ve ilkelerin olmayacağıdır. Düzen ve sistemler ancak bilgi, irade, güç, madde ve yeterli zaman beşlemesi sonucunda oluşabilir. Bir olguda düzen ve sistemler varsa o olguyu meydana getiren bir irade, bilgi, güç de var demektir. Azının çoğunun, yarımının çeyreğinin olmaması bizlere canlılığın ilk andan itibaren bir düzen ve sistemler bütünlüğü halinde eksiksiz var edildikleri sonucuna götürür. Canlılık sonuçta ekoloji dediğimiz bir sistem meydana getirdiğine göre aynı var edici iradenin kontrolünde bir düzen ve sistem içinde oluşması gerekecektir. Çok iyi dış gözlemler ve uzun süreçli planlamalar gerektiren bu tür sistem ve düzenlerin kurgulanabilmesi için en azından bilgi – irade sahibi bir güç olmalıdır. Canlılığın oluşum çizgisinde gözlenen sistemli gelişim yanlış olarak evrim diye tanımlanmıştır. Nedeni ise rastlantısal olgularda düzen ve sistemler değil sadece karmaşa ve düzensizliklerin gözlenmesidir. Devam edeceğiz. Mesajı son düzenleyen tersinim ( 25-07-13 - 18:42 ) |
|
![]() |
![]() |
#6 |
TERSİNİME GÖRE CANLILIĞIN VAROLUŞU-2
Dünyamızın beş milyar yıl önce var edildiği ilk dönemlerin canlılığa uygun olmadığı açıktır. İlk canlılık dünya yüzeyinin soğuyup katılaştığı 3.8 milyar yıl önce bakteriler olarak görülür. Prokaryot olan bakterilerden farklı yapılara sahip olan ökaryotlar ise çok uzun bir süre sonra (takriben iki milyar yıl sonra) yaşam dünyasına adamlarını atarlar. Bu ara ökaryotların prokaryotlardan evrimleştiği konusunda en küçük bir iz dahi yoktur. = = = [IMG]http://img694.**************/img694/9660/f2q.png[/IMG] Evrim teorisine göre ökaryot (sağda) hücreli canlıların prokaryot (solda) hücreli bakterilerden evrimleşmesi gerekir ama aralarında EN KÜÇÜK bir benzeşim dahi yoktur. Böyle bir evrilme mümkün değildir. = = = Ayrıca her iki canlı türünde en küçük bir benzeşimin olmaması böyle bir evrimleşmeyi imkansız kılar. Evrim teorisi arke bakteriler siyano bakterileri yuttu, bu yolla ökaryotlar oluştu gibi garip bir ön görüyle bu önemli sorunu aşmaya çalışırlarsa da aynı dönemde var olan siyano ve arke bakterilerin birbirlerini yutmak için niye iki milyar yıl bekledikleri sorusu bu mantıksız öngörüyü en baştan batkına uğratır. Sonuçta ökaryot hücreli canlıların prokaryot hücreli bakteriler gibi yeri ve zamanı geldiğinde eksiksiz var edildiklerini rahatlıkla söyleyebiliriz. Tersinime göre bu iki milyar yıl toprağın oluşma, dünyanın ökaryot hücreli canlılara uygun bir hale gelme dönemidir. Nitekim yaşam bu dönemden sonra zenginleşmektedir. Devam edeceğiz. = = = = Mesajı son düzenleyen tersinim ( 25-07-13 - 20:51 ) Neden: imla |
|
![]() |
![]() |
#7 |
Prekambriyen - Kambriyen Dönemi canlıları ve TERSİNİM
TERSİNİM ilk dönemlerde ökaryot hücreli canlılardan ot benzeri bodur bitkilerin, mantarların ve terliksi hayvan cinsinden protistlerin ortaya çıktıkları, zamanla bakterilerle birlikte tüm dünyayı kapladıkları görüşündedir. Bu süreç prekambriyen dönemi başlangıcına kadar devam eder. Prekambriyen döneminde solucan tipi bazı yumuşakçalar ortaya çıkmıştır. Bu ara evrim teorisinin evrim mekanizmalarıyla oluşumunu asla açıklayamayacağı çok hücreli canlıların ortaya çıkmaya başlanmıştır. Evrim teorisi çok hücreli canlıların oluşumu konusunda bakteri kolonilerinin evrimleşerek en ilkel canlı kabul edilen solucanımsıları meydana getirdiklerini ileri sürerlerse de herhangi bir kanıt gösteremezler. Ayrıca böyle bir iddia akıl ve mantık dışıdır. Kambriyen dönemine (yaklaşık 550 milyon yıl önce) gelindiğinde kademeli olarak yaklaşık kırk milyon yıllık süreç içinde içlerinde deniz zambaklarının, salyangozların, solucanların sülüklerin, süngerlerin, deniz analarının, trilobitlerin, akreplerin….. bulunduğu yüzlerce türlük bir canlı patlaması gözlenir. = = = KAMBRİYEN DÖNEMİ CANLILARINDAN ÖRNEKLER [IMG]http://img7.**************/img7/4674/qknf.png[/IMG] Salyangoz (solda) Deniz anası (sağda) [IMG]http://img801.**************/img801/5051/nrmz.png[/IMG] Deniz Zambağı (solda) sünger (sağda) [IMG]http://img23.**************/img23/3788/p2qt.png[/IMG] Trilobit (Solda) Akrep (Sağda) = = = Ani denebilecek kısa süreçlerde ortaya çıkan bu canlılar öylesine çok, çeşitli ve yapı olarak farklıdır ki bütün bu canlıların tek bir canlıdan (ilkel bir solucanımsı canlıdan) evrimleştiğini iddia etmek için derin bir evrimci hayal gücüne ihtiyaç vardır. Evrimciler teori adına bu sancılı durumu sıçrayan evrim modeliyle aşmaya çalışırlar. Fakat güçlü mutasyonları (bu mutasyonların kaynağı güçlü radyasyonlardır ve yaşam tarihinde tektir.) öngören sıçramalı evrim modeli akla, mantı, bilimsel çıkarımlara uygun olmadığı gibi uzun süreçler öngören kademeli evrim mantığına da terstir. Ayrıca herhangi bir bilimsel kanıtla desteklenmemektedir. Evrim teorisinin bu konudaki bir başka sorunu ise kambriyen dönemi canlılarının aynı dönemlerde dünyanın çok farklı yerlerinde aynı yapılarıyla ortaya çıkmalarıdır. Devam edeceğiz. Mesajı son düzenleyen tersinim ( 26-07-13 - 00:08 ) |
|
![]() |
![]() |
#8 |
Evrimin Omurgalılar Kör düğümü
Kambriyen ve ardılı dönemlerde evrim teorisinin başını sürekli ağrıtacak ve derin geniş ve güçlü hayal güçlerine rağmen asla cevap bulamayacakları bir sorun daha karşılarına çıkar. Omurgalı canlılar. Tüm canlıların evrimsel atası kabul edilen OMURGASIZ solucanımsı canlı ve evrimsel ardılları nasıl ve hangi evrimsel yola omurga sahibi oldular da omurgalı canlıları meydana getirdiler? Balıklarında diğer canlı türleri gibi bir anda ve eksiksiz var edildikleri, var edilme gerektikleri açıktır. Tersinim balık cinsi ilk omurgalıların yaşam sahnesine çıkmaları için her şeyden önce ot cinsi bodur bitkilerin, planktonların, yumuşakçaların…. Var edilmeleri gerektiği görüşündedir. Nitekim yaşamın tarihsel izleri bu öngörüyü doğrular. Bu aynı zamanda yaşamanın bir plan ve program dahilinde kademeli olarak var edildiğinin açık ve net kanıtlarından biri olur. = = = [IMG]http://img442.**************/img442/6489/rn2x.png[/IMG] [IMG]http://img707.**************/img707/3918/kv0a.png[/IMG] Görüleceği gibi balıklar İLK DÖNEMLERDEN beri düzgün bir OMURGAYA sahiptirler. Evrim mekanizmalarıyla kademeli oluştuğu konusunda en küçük bir iz bile yoktur. = = = |
|
![]() |
![]() |
#9 |
abi forumdada darwinizm biterse dünyada tamamen bitmiş olacak.
dawkins bile bitti bunlar bitmedi ya. sıkışınca konuyu uzaylılara bağladı adam ![]() |
|
![]() |
![]() |
#10 |
BALIKLAR KARAYA MI ÇIKTI?
Evrim teorisine göre uzun süren bir kuraklık dönemi sonunda kimi balık türü canlıların yüzgeçleri bacak ve ayaklara hava kesesi akciğerlere dönüşmüş bu yol ve yöntemle kara canlıları oluşmaya başlamıştır. Balık yüzgeçleri bacak ve ayaklara, sadece bir denge unsuru olan içi boş bir hava keseciği akciğerlere evrimleşir mi? = = = [IMG]http://img546.**************/img546/5171/76pj.png[/IMG] Son derece kompleks, dolaşım sistemiyle koordineli çalışan bu organın sadece dengede durmayı ve batmamayı yarayan basit bir hava keseciğinden evrimleştiği iddiası evrimin garipliklerinden birisi olmalıdır. = = = Aralarındaki büyük ve derin yapısal farklılıklar göz önüne alınırsa bu oluşum ( tabi doğru ise) nice milyon yıllar sürmüş olmalıdır. Bu kadar uzun süreçlerde ne tam yüzgeçleri, ne de tam bacak ve ayakları olmayan bu yarım canlılar nasıl yaşarlar, ne yerler, ne içerler, nasıl ürerler? Milyarlarca nesil sürmesi gereken bu değişimi gösteren fosiller nerededir? Bunun doğruluğunu içtenlikle kabullenmek için bir evrimci imanına sahip olmak gerektiği açıktır. Deniz memelileri olarak tanımlanan canlılar (örneğin balinalar) nice milyon yıllardan beri denizlerde yaşamaktadırlar. Yaşamaktadırlar ama AKCİĞERLERİ SOLUNGAÇLARA EVRİLMEMİŞTİR. Kimi evrimciler bu soruya geriye doğru evrimin mümkün olmayacağı gibi garip bir cevap ile geçiştirmeye çalışacaklardır. O halde bizde evrimin ilerisini gerisini belirleyen kıstas nedir diye sorar, bunun; evrimin, canlının menfaatine uygun değişim mantığına ters olduğunu hatırlatırız. Öyle ya hava keseciğini akciğerlere dönüştüren evrim niçin akciğerleri solungaçlar değiştirmesin ki? Görünüşe göre bu daha kolay. Hiç olmazsa elde malzeme var. Kimi evrimciler denizlerden karlara çıkışın vahim sorunlarını evrimin her şeyi evrime uydurma mantığına uygun bir çözüm bulmak amacıyla bir ÖN HAZIRLIK döneminden söz ederler. Bu öngörüyü doğru kabul edersek kimi balıklar bir daha geri dönmeyecekleri uzun bir seyahate hazırlanan kişiler gibi hazırlıkla yapmışlardır. Fakat herhangi bir akla, mantığa, muhakeme gücüne sahip olmayan kimi balıklar; hakkında hiç bilgi sahibi olmadıkları, bulundukları ortamın tam tersi yaşam şartları olan karasal yaşam için nasıl hazırlık yapabilirler? Böyle bir öngörüyü ancak bir evrimci düşünebilirdi. Tersinim kara yaşamının da deniz yaşamı gibi aynı dönemlerde var olup zenginleşmeye başladığı görüsündedir. Nedeni ise karalardaki bir kaç noktada başlayıp evrimleşerek gelişemeyecek kadar çok, büyük ve derin olan yaşam zenginliğidir. Sadece karada yaşayan börtü böceklerin, bitkilerin milyarlarca türünün olduğu göz önüne alınırsa böyle bir evrimsel yöntemlerle tek kaynaktan oluşumun imkansızlığı daha iyi anlaşılır. = = = Mesajı son düzenleyen tersinim ( 26-07-13 - 22:16 ) Neden: imla |
|
![]() |
![]() |
#11 |
tersinim doğru mu yanlış mı bilmiyorum da bir kanıt da insanlar da var
bebekler en doğal en doğru en iyi davranışlarda bulunur(yalan söylememek gibi) büyüdükçe çevreden gördükleri kötülükler ve zekalarıyla kötü şeyler yaparlar bu da insanların karakterinin büyüdükçe bozulduğunu(tersindiğini) gösterir |
|
![]() |
![]() |
#12 | |
Alıntı:
sen de iyi işkembeden sallamışsın... Bebekde karakter ne arar yaw ? bi çocuk gider bi kuşu sevecem diye boğar mesela ...ee ? bu mu karakter ? çocuk gider ateşe elini sokar .. bu mu karakter ?... siz iyimisiniz yaw? bi çocukta ne karakteri arıyorsunuz siz yahu?? la sizin yaşınız kaç yaw ? 5-6 ? kimlerle konuşuyoruz biz burda yahu =?... tersinim denen kara cahil de beğenmiş bi de bu senin yazını... la bu nasıl matık sizdeki ? hakkaten bi doktora görünsenize sizler ? Hüdai ÇAKMA.....k denen cahil cühela adam da güya büyük düşünür büyük yazarmış mış... la de gedin işinize la.. sizi adam yerine koyup muhattab olanların...sizi adam sanıp ciddiye alanların...taaaa. ne diyim ben... YUUUUHHH beeeeeeee valla yazık sizlerin varsa karınız çocuklarınız vs... Sakat düşüncelere sahip ebeveynleri var demektir.... yazık vallahi yazık... sizin gibi "çocukta karakter var" sanan zihniyet işte 7 -8 yaşında evlendiriyor---9 yaşında da çocuğun kocasıyla cinsel ilişkikye girmesini doğal karşılıyor... en kısa zamanda bi doktora derhal....ama derhal...acil olarak bi gidin görünün.... Mesajı son düzenleyen zavallibilgisiz ( 29-07-13 - 02:21 ) |
||
![]() |
![]() |
#13 | |
Alıntı:
Artık rahat rahat tartışabilirsiniz. ![]() http://www.frmtr.com/felsefe/5475399...rulariniz.html |
||
![]() |
![]() |
#14 |
|
|
![]() |
![]() |
#15 |
Tersinimin en önemli nedeni KONTROLSÜZ ENERJİ girişleridir.
Enerji nedir ? Tersinimi nasıl olmuştur ? Kontrol ve Kontrolsüzlük arası tersinim ilişkisi ve ilerlemesi ? Kontrolsüz Enerjin nedir ve ötekisi ile ötekileştirdiklerinin farkı bize yine tersinim ile mi gözükecektir ? Açıkla inanalım, ansiklopedik bilgiler vermek ile bende çay demlerim... |
|
![]() |
![]() |
#16 | |
Alıntı:
![]() Lütfen yazılandan başkasını anlama. ![]() Bu kadar olunmaz arkadaş. ![]() |
||
![]() |
![]() |
#17 |
|
|
![]() |
![]() |
#18 |
Cevap ver cevap... Cevap veremeyen bu zırvaları ortaya saçan---kara cahilden başkası değildir anlamına gelir bu...
Cevap ver ki seviyeni görelim cevap ver ki bilgisizliğini görelim hade... |
|
![]() |
![]() |
#19 | |
Alıntı:
Konuları kişileştirme. Kişilerden sana ne, bize ne??? Sen iftiracıbaşının birinci bayisi misin? Sayfa sayfa iftira yalan dolan her türlü hakaret alaya alma... Sen hakkını kaybettin. Almayayım. = = = |
||
![]() |
Cevapla |
Konu Araçları | |
|
|